Bilginin toplumsallaşması
Bu madde, öksüz maddedir; zira herhangi bir maddeden bu maddeye verilmiş bir bağlantı yoktur. (Mayıs 2025) |
Bilginin toplumsallaşması, bilginin belirli bir zümrenin elinden çıkarılarak iktidar/sınıf/mülkiyet ilişkilerinde bir devrim başlatan olgudur. Tarih boyunca insanların üretim ve tüketim yöntemleri, yaşam stilleri incelendiğinde çeşitli dönemlere ayrıldığı görülür. Tarım toplumuyla insalık tarihi sanayi ve bilgi toplumlarıyla devam eder. Bilgi toplumu kavramı, iletişim ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler sonucunda bilginin hızla üretilmesini, saklanmasını, paylaşılmasını ve ekonomik bir değer kazanmasını sağlamıştır. Bu süreçte bilgi ile toplumun ilişkisi bilginin toplumsallaşması kavramını ortaya çıkarmıştır. Bilginin toplumsallaşması sadece bilginin üretim ve tüketim süreçlerinini incelenmesi ile değil aynı zamanda bilgiye erişmek isteyen bireyler ile bilgiyi üreten kurumlar arasındaki etkileşim dinamiklerinin de analiz edilmesi ile kapsamlı bir biçimde anlaşılabilir. Bu da bilgi toplumu içerisinde bilginin dolaşımı, paylaşımı, yeniden üretimi süreçlerini de içermektedir.[1]
Veli Denizhan Kalkan’ın "Bilgi Üretimi" adlı eserinde İkujiro Nonaka’dan aktardığı “Bilgi Dönüşümleri” bölümünde yeni örgütsel bilginin, örtülü ve açık bilgi arasındaki etkileşim yoluyla ortaya çıktığını anlatmıştır. Bilgi dönüşümleri biçimi tablosunda örtülü bilginin açık bilgiye, açık bilginin de tekrar örtülü bilgiye dönüşerek birbirlerini tetiklediği ve döngüsel bir ilişki oluşturulduğu gösterilmiştir. Bilginin yaratım süreci, örtük ve açık bilgi arasındaki dönüşümler temelinde açıklanabilir. Bu bağlamda dört temel bilgi dönüşüm biçimi tanımlanmaktadır: sosyalleşme, dışsallaştırma, birleştirme ve içselleştirme.[2]
| Örtülü Bilgiye | Açık Bilgiye | |
|---|---|---|
| Örtülü Bilgiden | Sosyalleştirme | Dışsallaştırma |
| Açık Bilgiden | İçselleştirme | Birleştirme |
- Sosyalleşme (Örtük Bilginin Örtük Bilgiye Aktarımı): Sosyalleşme, bireyler arasında doğrudan deneyim paylaşımı yoluyla örtük bilginin aktarılmasını ifade eder. Bu süreçte bilgi, yazılı ya da sözel ifadelere ihtiyaç duyulmaksızın, gözlem, taklit ve ortak deneyimler aracılığıyla paylaşılır. Örneğin, bir çırak, ustasının becerilerini doğrudan gözlemleyerek ve uygulayarak edinir.
- Dışsallaştırma (Örtük Bilgiden Açık Bilgiye Dönüşüm): Dışsallaştırma, bireylerin sahip oldukları örtük bilgiyi kavramlar, metaforlar, modeller ya da açıklamalar yoluyla açık hale getirme sürecidir. Bu dönüşüm, bireysel deneyimlerin daha geniş bir grup tarafından anlaşılabilir ve paylaşılabilir olmasını sağlar.
- Birleştirme (Açık Bilgiden Açık Bilgiye Dönüşüm): Birleştirme, farklı açık bilgi kaynaklarının sistematik bir biçimde bir araya getirilerek yeni bilgiler üretilmesi sürecini tanımlar. Veriler, belgeler ve yazılı materyaller arasında kurulan ilişkiler, mevcut bilginin geliştirilmesini ve yeniden yapılandırılmasını mümkün kılar.
- İçselleştirme (Açık Bilgiden Örtük Bilgiye Dönüşüm): İçselleştirme, açık bilginin bireysel deneyimler yoluyla öğrenilip özümlenmesi ve örtük bilgi haline gelmesi sürecidir. Bu aşamada öğrenme, doğrudan uygulamalı faaliyetler ve deneyim yoluyla gerçekleşir; edinilen açık bilgiler, bireysel bilgi repertuarına entegre edilir. Bu dört bilgi dönüşüm süreci, bireyler arası etkileşimlerle başlayıp grup ve örgüt düzeyinde genişleyen bir bilgi spiralinin oluşumunu sağlar.
Bilgi, bu dinamik dönüşümler aracılığıyla hem niteliksel olarak zenginleşir hem de örgütsel düzeyde sürdürülebilir bir yapıya kavuşur.[4]
Nonaka oluşturduğu bu şema ile; toplum ve bilginin arasındaki iletişimin kurulmasını sağlarken farklı durumları da göz önünde bulundurmuştur. Bilginin topluma iletilmesinde rol oynayan birey ve sınıflar farklı yol ve yöntemler kullanmaktadırlar. Bilginin toplumsallaşmasında iki yöntem vardır; birincisi belirli bir örgüt veya zümre tarafından elde edilmiş bilginin toplumun isteği olmadan topluma aktarılması, ikincisi ise toplumun talebi ile topluma aktarılmasıdır. Her iki yöntemin de ortak noktası üretilip aktarılan bilginin bilimsel, sanatsal, ekonomik, siyasi, kültürel ve eğitsel alanlarda toplumun gelişmesi ve ilerlemesini sağlamaktır. Bu alanlar dünya üzerindeki kıtaları farklı zamanlarda birbirini etkileyen yöntemlerle bilginin toplumsallaşmasına yönlendirmiştir. Bilginin toplumsallaşmasını etkileyen ve sağlayan araç ve yöntemler şunlardır; Din ve eğitim, matbaa ve edebiyat, bilim ve teknoloji, iletişim araçları, bilgi merkezleridir.[5]
Bilginin toplumsallaşması birbirine bağlı olan bir süreçtir ve bu süreç dört aşamada listelenebilir. Bunlar paylaşım, hazır bulunur hale getirmek, uyumsallaştırma-tanzim ve dağıtımdır.
- Paylaşım: Bilginin toplumsallaşma sürecinin ilk basamağıdır. Asıl amaç bireye özel olan bilginin toplumla paylaşılmasıdır. Paylaşılacak olan bilgi dağıtıma uygun olamalıdır. Birey bilginin paylaşılabilir olması fikrine sahip olmalıdır. Çünkü bazı fikri mülkiyet hakları bilginin paylaşımını sınırlandırmaktadır.
- Hazır bulunur hale getirmek: Bilgiyi erişilebilir kılmak bilgi üreticisiyle kullanıcı arasında köprü görevi görmektedir. Paylaşılan bilgi, bilginin son hali olmak zorunda değildir çünkü başka kullanıcılar için bilgi değiştirilebilir güncellenebilir olmalıdır. Bu süreci bilgiyi üreten ve bilginin toplumsallaşmasını isteyen kişi belli bir noktaya kadar takip edebilmektedir.
- Uyumsallaştırma: Bilginin kullanıcı grubuna sunulmadan önce toplumun sosyo-kültürel özelliklerine göre düzenlenmesi gerekmektedir. Bilginin açık ve anlaşılır hale getirilmesi bilginin toplumsallaşması için elzemdir.
- Dağıtım: Bu basamak bilginin toplumsallaşma sürecinin son basamağıdır. Bu adımda bilginin odak noktası içerikten biçime doğru evrilmiştir. Bilginin dağıtımı farklı iletişim ortamlarında farklı iletişim araçlarıyla bilinçli ve planlı bir şekilde yapılmalıdır. Bilginin dağıtımını doğrudan etkileyen ve toplumsallaşma döngüsünün devamlılığını sağlayan olgu bilginin doğru kullanılmasıdır.[6]
Dört aşamadan oluşan bilginin toplumsallaşması sürecinde isteyen her grup veya kurumun ilk basamağı yani paylaşım ve hazır bulunuşluluğu mutlak suretle takip etmek zorundadır ancak diğer iki basamak olan uyumsallaştırma ve dağıtım basamaklarını takip etmek zorunda değildir.[7]
Bilginin toplumsallaşması sürecinde kütüphaneler, bilgi merkezleri, arşivler en aktif kurumlardır. Bu kurumların bilgiyi saklama, ulaştırma, kullandırma gibi işlevleri bulunmaktadır ve bu işlevler bilginin toplumsallaşma sürecinin sağlıklı bir şekilde yönetilmesini sağlar.
Günümüzde bilginin toplumsallaşması devletlerin bilgi teknolojilerini satın almasıyla da gerçekleştirilmektedir. Ancak ticarileşmiş bilgiyi satın alarak ve teknolojik makinelerle her yeri donatarak bilginin toplumsallaşması mümkün değildir. Üretilen bilgiyi dünyanın geri kalanıyla paylaşmayan toplumlar globalleşen dünyada üreten tarafa geçemeyebilir. Bu durumu ortadan kaldırabilmek için bilgiyi toplumla buluşturmak gerekmektedir. Bilginini toplumsallaşması için ise günümüzde kitle iletişim araçları, sosyal medya ve yapay zekâ gibi teknolojik araçlar kaçınılmaz hale gelmiştir.[8]
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ Yıldız, M. H. (2015) Bilginin toplumsallaşmasında halk kütüphanelerinini rolü (Kadıköy aziz berker ve geveze ilçe halk kütüphaneleri örneği) (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Maltepe Üniversitesi, İstanbul.https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/tezDetay.jsp?id=bs5L_5kGhhVkP4cnqq3dvg&no=lQsKjF_oKTvlvsUVnJeWnw
- ^ Kalkan, V. D. (2018). Bilgi Üretimi Çağdaş Örgütlerde Bilgi Üretimi ve Yenilikçi Süreçlerin Yapı Taşı. Nobel Yayıncılık, Ankara. ISBN: 978-605-320-851-8
- ^ Nonaka, I. (1994) “A dynamic theory of organizational knowledge creation”, Organization Science, 5(1); p.19
- ^ Nonaka, I. (1994). A dynamic theory of organizational knowledge creation. Organization Science, 5(1), 14–37. https://doi.org/10.1287/orsc.5.1.14
- ^ Anameriç, H. (2008). Türkiyede çağdaşlaşma sürecinde bilginin toplumsallaşması ve bilgi merkezleri (Yayımlanmamış doktora tezi). Ankara üniversitesi, Ankara.http://hdl.handle.net/20.500.12575/33978
- ^ Andre de Assumpçao, D. (2005). “Socializing knowledge and reducing regional inequalities”. Strategies for Brazil. 171-172 ISBN 1-895536-77-4
- ^ Doğan, E. M. (2013). “Bilim insanlarının bilginin toplumsallaşması sürecinde yeni iletişim teknolojileri deneyimleri”. Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi, 2(2), 94. ISSN: 2146-3301 https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/83860
- ^ Palo,G. (2013). “Bilginini toplumsallaşması ve sosyal epistemoloji”. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, (51), 79.