Kullanıcı:Eneshasdemir
Klasik Dönem Osmanlı Kıyafet Albümlerinde Erkek Giyim-Kuşamı
[değiştir | kaynağı değiştir]Giriş :
Günümüz toplumlarının nasıl moda veya belli başlı giyim-kuşam esasları varsa eski çağlarda da bu durum aynen geçerliydi. Eski zaman milletlerinin de belli başlı örtünme ve giyinme şekli ayrıca da buna uygun kuralları vardı. Bu dönemlerde ki topluluklara baktığımız zaman kendi giyim-kuşamını herkesten ayıran bir devlet varsa o devlet Osmanlıydı. Osmanlı devleti diğer Avrupai devletlere oranla her zaman daha farklı bir giyim-kuşam esası geliştirmişti. Bu esaslara sıkı sıkıya bağlı olan Osmanlı devletinin klasik dönem giyim-kuşamını daha derine inecek olursak erkek giyim-kuşamını, detaylarda boğulmadan ana hatları üzerinden inceleyeceğiz.
1-) Klasik Dönem Osmanlı Erkeği Giyim-Kuşamı : Osmanlı klasik dönemine baktığımız zaman yaklaşık 300 yıllık bir tarihte ufak değişikliklerden başka erkek giyimi de çığır yaratan bir değişim olmamıştır. Bu dönemlerde genellikle erkeklerin aynı türden kıyafetler giydiği gözümüze çarpar. Aynı tür olarak bakılsa da aslında giydikleri bu türlerin gösteriş merasimi oldukça farklı olurdu. Erkeklerin başlıkları, kaftanları ve şalvarları kullanılan malzemelerine ve özelliklerine göre toplum içindeki yerlerini belirtirdi.
2-) Klasik Dönem Osmanlı Erkeği Başlık Türleri : Osmanlı zamanında başlık, giyinmeyi tam anlamıyla tamamlayan önemli bir unsurdu. Başlıklar günümüzde ki gibi birkaç çeşitten ibaret değildi. Osmanlı dönemi başlıkları farklı özelliklerle oluşturulmuş çok çeşitli bir yapıya sahipti.
Osmanlı döneminde kıyafetlerde hiyerarşik bir düzen mevcuttu. Kaftandan şalvara pelerinden başlığına kadar her çeşit giyim-kuşam malzemesi, kişinin ne iş yaptığını, nereli olduğunu hatta dinini bile bize söylerdi. Başlık nesnesi ise bu soruların cevabını tek başına bize verebilir nitelikteydi. Başlığa eklenen ufak bir tüy veya nesne kişinin toplum içinde nasıl bir yerde ve nasıl bir konumda olduğunu bizlere açıklardı.
a-)Kavuk Ve Sarık : Kavuk ve sarık günümüzde birbiri ile iç içe geçmiş kavramlardır. Aslında bu iki kavram tek bir nesneyi değil ayrı birer nesneyi ifade etmektedirler.
Sarık üzerine veyahut çevre bölgesine destarın sarıldığı bir başlık türüdür. Destar malzemesi ise deve yününden yapılmış bir şaldır. Sarık türünü genellikle Osmanlı'da din ve ilim işleriyle uğraşan kişiler kullanmaktaydı.
Kavuk ise beyaz bir tülbent kullanılarak nesnenin en alt tarafını saracak şekilde oluşumudur. Kavuğu ise Osmanlı'da reâyâ (halk) sıklıkla kullanmaktaydı.
b-) Yeniçeri Keçeleri : Bu keçeler Yeniçerilerin savaşlarda kendilerini korumaları için özel olarak üretilmiştir. Yeniçeri keçeleri alın kısmından belin orta bölmelerine kadar uzanan bir yapıya sahiptir. Alın tarafındaki örme işlemi metal iplikle yapılırdı. Bu keçeler Yeniçerilere savaşlarda önemli bir avantaj sağlardı. Yeniçeri keçelerinde kullanılan hayvan derisi veya sağlam kumaşlar, savaşlarda ok geçirmeyecek şekilde bir yapıya sahip olurlardı.
c-) Kalpak : Osmanlı zamanında kullanılan bir diğer başlık türü ise kalpaklardır. Kalpak yapımı için kullanılan malzeme genellikle deri ve kürk olurdu. Kalpaklar gösterişli yapısı nedeniyle gayrimüslim tebaa pek giyemezdi. Çünkü Osmanlı'da gayrimüslimlerin gösterişli kıyafetler giymesi yasaktı. Kalpaklar model itibari ile eski Türklerde yaygın kullanılan börklere benzerdi.
d-) Külah : Osmanlı döneminde günlük yaşantıda sıklıkla kullanılan bir başlık türü olan külahlar, genellikle konik bir biçimdedir aşağıdan yukarıya doğru daralan bir yapıya sahiptir. Malzemesi genellikle kumaş olmakla beraber durumu iyi olan kişiler özel deri diktirerek de külahları kullanmaktaydı.
e-) Miğfer : Miğferler Osmanlı seyfiye (Askeri) sınıfı için üretilen askeri başlıklardır. Miğferler de kullanılan malzeme ekseriyetle demir ve çelik alaşımdan olmaktadır. Miğferlerin kullanım amacı askerlerin savaş esnasında baş ve boyun bölgesini korumasıdır. Ayrıca Osmanlı miğferlerinin özellikle de yükseliş dönemi miğferlerinin kulak bölgesinde de siperlikleri vardır. Miğferlerin yapısı ise aşağıdan yukarıya doğru sivrilerek huniyi andıran bir biçimi vardır.
3-) Klasik Dönem Osmanlı Erkeği Üst Giyim-Kuşam Türleri : Osmanlı Klasik döneminde erkek ve kadın giyim-kuşamı birbirine benzer türden örnekler verir.
Özellikle kaftan giysisini minyatürlerden veya o zamanın tasvirlerinden görürseniz, şunu farkedeceksiniz ki gerek erkekler gerse kadınlar bu giysiyi giymektedir.
Genellikle saray halkının giysileri reâyâdan (halk) ayrılır. Tasvirlerden anladığımız kadarıyla saray halkının giysilerinin üst kısımları metalden ve giyim malzemeleri de daha değerli kumaşlardan yapılmaktadır.
Dönem Osmanlısın da erkekler günlük yaşantılarında şu giysileri giyerlerdi, kaftan,hırka, yelek,gömlek,erkek entarsi vb.
Osmanlı erkekleri tarafından sıklıkla kullanılan kaftanlarının özellikleri şu şekildedir, genellikle boy uzunlukları kalça kısmına kadar ve diz altı veyahut ayak bileği hizalarındadır. Kaftanlar kısa kollu veyahut uzun kollu olarak iki türlü bir yapıya sahiplerdir. Kullanılan kişinin maddi durumuna göre kaftan için kullanılan malzeme de değişiklik göstermekteydi.
Osmanlı dönemi erkekleri günlük işlerini rahat halledebilmeleri için genellikle kalçalarının hemen altına kadar uzunluğu bulunan, ön ortası bele kadar düğmelerle kapatılabilen, uzun bir yapıya sahip ve de dar kollu giyecekler tercih ederlerdi. Bu tür giysileri giydikten sonra belden bir kuşakla giyimini tamamlardı.
Osmanlı erkeğinin giydiği bir diğer kıyafet ise hırkalardı. Bu hırkalar genellikle kısa kollu olurlardı. Kısmen sıfır kollu oldukları da vardır. Hırkaların uzunlukları alt belin bitiş yerine kadar olmaktaydı.
Osmanlı erkeğinin giydiği diğer bir kıyafet ise pelerindir. Osmanlı dönemi erkek giyiminde pelerin üst kısım tarafını tamamlayıcı bir yapıya sahipti. Tasvirlerden ve yazılardan anladığımız kadarıyla pelerinler boyundan bağlanırdı. Ayrıca tasvirlerden erkeklerin pelerin yerine gömlek giydikleri de görülmektedir.
Osmanlı erkeğinin alt kısım kıyafet tamamlayıcısı ise şalvardı. Klasik dönemde şalvara "çakşır" da denmekteydi. Şalvarların dizden sonraki tarafı dar, üst bölmesi ise boldur. Yani şalvarlar günümüzde kullanılanlara benzer şekilde dardan bola doğru gitmekteydi.
Alt bölmenin tamamlanması için genellikle tozluk veyahut çorapta giyilirdi.
4-) Ayağa Giyilenler : Osmanlı erkeğinin ayakkabı çeşiti de çoktur. Mest, papuç, kısa konçlu çizme, uzun konçlu çizme ve terlik gibi çeşitler Osmanlı erkeğinin giydiği ayakkabı türlerdir. Genellikle tasvirlerden anladığımız kadarıyla çizmeler en fazla giyilen türdür.
Not: Merhabalar bu yazı bir deneme yazısıdır, yazının amacı klasik dönem Osmanlı erkek giyimini albümlerde var olan şeklini yüzeysel olarak açıklamaktır. Makale veya bilimsel yazı niteliği taşımaz. Okuduğunuz için teşekkürler.
Anadolu Açıköğretim Fakültesi Tarih Bölümü, Gazi Üniversitesi İngilizce Tarih Bölümü 4.Sınıf Öğrencisi,
Enes Hasdemir.