Voskreseniya Hristova Kilisesi

Voskresenia Khristova Kilisesi ya da Kurtarıcının Kanlı Kilisesi, inşaatı 1883 tarihinde başlayıp, 1907 yılında tamamlanmış, Sankt-Peterburg'da bulunan "Ortodoks Kilisesi"dir. Rus Çarı III. Aleksandr döneminde inşaatına başlandı, II. Nikolay döneminde tamamlandı. III. Aleksandr, bu kiliseyi babası II. Aleksandr anısına yaptırdı. İnşaatı esnasında, ekonomik nedenler ile çoğu kez aksamıştır. Bu nedenle yapılırken halktan, bağış bile alınmıştır. Bu nedenle, yapımı 24 yıla kadar uzamıştır.

İnşaatı ve mimarisi

Voskresenia Khristova Kilisesi, şehirdeki diğer "Ortodoks Kiliseleri"nden çok daha farklıdır. Yapılırken toplam maliyeti 3.6 milyon ruble'ye mal olması beklenirken, toplam maliyet 4,5 milyon ruble olmuştur. Bu nedenle, yapımı 24 yıl uzamıştır. Kilise yapıldığında, döneminde Rus Devrimcileri ile olan çekişmeler, milliyetçilik ve yakınında da III. Aleksandr suikast sonucu öldürülmesi nedeniyle, "Kırmızı"ya boyanmıştır. İç cephesinde de, dış cephesinde de kırmızı renk ağır basmaktadır. İçindeki mozaiklerde de, dini betimlemeler yer almıştır. Soğana benzer çatısı, diğer mimari özellikleri ile Kremlin'e benzer. Kilise, yaklaşık 7.500 m² alanı kapsar. Mozaiklerini, tasarımlarını Viktor Vasnetsov, Mikhail Nesterov ve Mikhail Vrubel birlikte yapmıştır. Kilisenin baş mimarı ise Alfred Aleksandroviç Parland idi. Duvarın yüksek bölümlerinde ve tavanda, İncil'den sahneler, girift mozaikler ile betimlenmiştir.

Özellikleri

Sankt-Peterburg'da bulunan bu kilise, "Griboedov Kanalı"nın kıyısına inşa edilmiştir. Bu kilisede olan en önemli olay ise Rus Çarı II. Aleksandr'ın öldürülmesidir. Rus çarı, bu kilisenin yakınında suikast sonucu öldürülmüştür. Bu nedenle, öldürüldüğü yere bir anıt dikilmiştir.

Kilise, kanal kenarında olduğundan, temeli hayli zayıflamıştır. Ayrıca, kanal ile temas eden yüzeyleri de yıpranmıştır. Bu nedenle, tehlike altındadır. Voskresenia Khristova Kilisesi, Sankt-Peterburg meydanının hemen yakınındadır. Şehirde, St. Isaac Katedrali'nden sonra en önemli ve en tarihi olan ikinci mabettir.

Rus Devrimi ve II. Dünya Savaşı

Rusya Çarlığı'nın başkenti olan Sankt-Peterburg şehrinde, hem kilise hem de anıt görevi gören bu kilise, Rus Devrimi ile derinden etkilenmiştir. 1917 yılında, Rus Devrimi gerçekleşti. Devrimciler, kilisenin III. Aleksandr anıtı olarak görülmesi, devrimcilere karşı olarak milliyetçilik simgesi ile kırmızıya boyanması nedeniyle ana hedef oldu. Devrimciler, kiliseyi yağmaladılar, mozaiklerini ve iç tasarımlarını parçaladılar. 1930 yılından itibaren kilise kapandı. 1941 yılında, Nazi Almanyası orduları SSCB'ye saldırdı. Sankt-Peterburg,

Günümüz

Kilise, II. Dünya Savaşından sonra yine kapalıydı. Ancak SSCB'nin yıkılmasından sonra, restore edildi ve 1997 tarihinde müze olarak açıldı. Göz alıcı kırmızı mimarisi, içindeki betimlemeler ve girift mozaikler ile Sankt-Peterburg'un ana turistik birimlerindendir. Her yıl, yüzbinlerce turist, bu kiliseyi ziyaret etmektedir.