Beyoğlu Rapsodisi

Beyoğlu Rapsodisi

Yazar	Ahmet Ümit
Ülke	Türkiye
Dil	Türkçe
Konular	Polisiye, Gerilim
Tür	Roman
Yayım	Eylül 2003
Yayımcı	Doğan Kitap (eskiden) Everest Yayınları (eskiden) Yapı Kredi Yayınları (günümüzde)
Medya türü	Baskı
Sayfa	452 551 (Cep boy)
ISBN	9789752897380

Beyoğlu Rapsodisi, Türk yazar Ahmet Ümit tarafından yazılıp Eylül 2003'te Doğan Kitap'tan yayımlanan polisiye-gerilim romanı.

Bu romanda, ilk kez Agatha Christie'nin Roger Ackroyd Cinayeti'nde kullandığı, öykünün katilin ağzından anlatılması uygulamasının bir örneği görülmektedir.

Romanın mekânı ağırlıklı olarak Beyoğlu’dur ve Beyoğlu romanda kişileştirilmiştir. Romanda Eski ve Yeni Beyoğlu ayrımı yapılarak Eski Beyoğlu tarihi ve kültürel mekanları ile tanıtılmış, Yeni Beyoğlu'nun kirli ve çirkin özellikleri betimlenmiştir.

Konusu

Romanda çocukluklarından itibaren Beyoğlu'nda yaşayan, ellili yaşlardaki üç arkadaş olan Kenan, Nihat ve Selim'in yaşantıları anlatılır. Olaylar, başkahraman Selim'in ağzından anlatılmıştır.

Üç arkadaş, Galatasaray Lisesi'ndeki öğrencilikleri sırasında tanışmıştır. Kenan ve Selim varlıklı ailelerden gelmiştir ve biri hukuk, diğeri mimarlık eğitimi aldıktan sonra ikisi de babasının işlerini devralmış, biri sigortacılıkla, diğeri tekstilcilik ile uğraşmaktadır. Nihat ise orta gelirli bir aileden gelmiştir ve her iki arkadaşından aldığı destek ile bir kitap dükkanı açmıştır.

Bir uçak kazası geçirdikten sonra ölümsüz olma takıntısı edinen Kenan, ünlü bir fotoğraf sanatçısı olmak ve ölümsüzlüğü bu yolla edinmek ister. Beyoğlu'nda gerçeklelen cinayetlerin olay yeri fotoğraflarını bir fotoğraf stüdyosuna yeniden canlandırma fikrini hayata geçirmek için harekete geçer, bu amaçla Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü'nde tanıdığı bir komiserden cinayet yeri fotoğraflarını edinir. Nihat, bu uğraşısında Kenan'a yardımcı olur, Selim ise başlangıçta bu çalışmaya itiraz etse de, babasından kendisine kalmış olan bir apartmanı, stüdyo olarak kullanması için Kenan'a verir. Kenan'ın yeniden canlandırmasını yapacağı cinayetler arasında akademisyen Aysun Güven ve gitarist Kartal Göker'in cinayetleri de vardır. Her iki cinayete ait olay yeri fotoğraflarında aynı posterin olduğunu fark eden Kenan, iki cinayetin bağlantılı olduğunu düşünür ve bu cinayetleri çözmeye çalışır. Bu araştırmalar sırasında üç arkadaş, kirli işlerle uğraşanların ortasında kalır tehlikelerle karşılaşırlar. İpuçları Kenan' Fransa'ya götürür. İki cinayetin katilinin Selim olduğunu bulur ve son sahnede bunu açıklar. Selim, bu cinayetleri işlediğini rededer ve Kenan'ı öldürür.