Zilyetlik
| Mülkiyet hakkı |
|---|
| ortak hukuk serisinin bir parçası |
| Türler |
| Kazanma |
| Arsadaki mülkler |
| Taşıma |
| Gelecekteki kullanım kontrolü |
| Mülkiyetsiz faiz |
| İlgili |
| Diğer ortak hukuk alanları |
Daha yüksek kategori: Hukuk ve Ortak hukuk |
Zilyetlik, bir kimsenin eşya üzerinde fiilî hâkimiyet kurması ve bu hâkimiyeti sürdürmesi anlamına gelen medeni hukuk kurumudur.[1] Mülkiyetten farklı olarak zilyetlik, eşya üzerindeki fiilî tasarruf gücüne dayanır ve bu nedenle hem hakkın korunması hem de hukuk düzeninin istikrarı açısından önem taşır. Zilyet, eşya üzerinde hak sahibi olmak zorunda değildir; ancak hukuk, zilyedin fiilî durumunu çeşitli karinelere ve koruma yollarına bağlayarak güvence altına alır. Zilyetlik, kazanılması, devredilmesi, kaybedilmesi ve korunmasına ilişkin hükümlerle eşya hukukunun temel kavramları arasında yer alır.[2]
Hukuki niteliği
[değiştir | kaynağı değiştir]Zilyetlik, eşya üzerinde kurulan fiilî hâkimiyeti esas alan ve bu hâkimiyetin hukuk düzeni tarafından korunmasını amaçlayan bir kurumdur. Mülkiyetten farklı olarak zilyetlik, hakka değil fiilî duruma dayanır; bu nedenle hem hak sahibi olan hem de olmayan kişiler zilyet olabilir. Hukuk, zilyedin eşyayı elinde bulundurmasına çeşitli karineler bağlar; zilyedin malik olduğu karinesi, iyi niyet karinesi ve tasarruf yetkisi karinesi bunların başında gelir. Bu yaklaşım, eşya üzerindeki fiilî durumun üstün tutulmasıyla hukuki istikrarın sağlanmasını amaçlar. Doktrinde zilyetliğin niteliği konusunda farklı görüşler bulunsa da genel eğilim, zilyetliği hukuki sonuçlar doğuran fiilî bir hâkimiyet olarak kabul etmek yönündedir.
Unsurları
[değiştir | kaynağı değiştir]Zilyetlik, eşya üzerinde fiilî hâkimiyetin kurulması ve bu hâkimiyetin sürdürülmesi için gerekli iki temel unsurdan oluşur: corpus ve animus. Corpus, eşya üzerinde fiilî tasarruf gücünün varlığını; yani kişinin eşyayı fiziksel olarak kontrol edebilme ve kullanabilme olanağını ifade eder. Animus ise kişinin eşya üzerinde zilyet olma iradesini, onu kendi hâkimiyet alanında tutma yönündeki psikolojik unsuru temsil eder. Bu iki unsurun birlikte bulunması genel kuraldır; ancak asli veya fer’î zilyetlik ilişkilerinde olduğu gibi bazı durumlarda irade unsuru sınırlı şekilde ortaya çıkabilir. Tüzel kişilerde zilyetlik, organları veya temsilcileri aracılığıyla fiilî hâkimiyet kurulması suretiyle gerçekleşir. Eşya üzerinde sürekli ve kesintisiz bir zilyetlikten söz edilebilmesi için bu unsurların zaman içinde varlığını koruması gerekir.
Çeşitleri
[değiştir | kaynağı değiştir]Zilyetlik, eşya üzerindeki fiilî hâkimiyetin niteliğine ve zilyedin hukuki konumuna göre çeşitli türlere ayrılır. En temel ayrım, doğrudan zilyetlik ile dolaylı zilyetlik arasındadır; doğrudan zilyet, eşyayı fiilen elinde bulundururken, dolaylı zilyet ise hukuki ilişki nedeniyle hâkimiyetini başkası aracılığıyla kullanır. Bu ayrımın yanında asli zilyetlik ve fer'î zilyetlik kavramları bulunur; asli zilyet eşya üzerinde en geniş tasarruf gücüne sahipken, fer’î zilyet kullanım veya gözetim gibi daha sınırlı bir hâkimiyet taşır. Birden fazla kişinin aynı eşya üzerinde birlikte fiilî hâkimiyet kurduğu durumlara ise birlikte zilyetlik denir. Zilyetliğin bir hakka dayanıp dayanmamasına göre haklı zilyetlik ve haksız zilyetlik ayrımı yapılır. Ayrıca zilyetliğin malik sıfatıyla veya malik sıfatı olmaksızın kullanılmasına göre yapılan sınıflandırma, zilyedin hukuki konumunu belirlemek bakımından önem taşır.[3]
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ "Zilyetliğin Teslimsiz Nakli". Tahir Sarıdoğan. Selçuk Üniversitesi Adalet Meslek Yüksekokulu Dergisi, C.3, S.1, 2020, s. 109-135. 2020. 7 Ocak 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Ocak 2025.
- ^ "Türkiye Barolar Birliği Dergisi 159. Sayı". Türkiye Barolar Birliği. Erişim tarihi: 22 Kasım 2025.
- ^ Oğuzman, Kemal; Seliçi, Özer; Oktay Özdemir, Saibe (2024). Eşya Hukuku Kısaltılmış Ders Kitabı (7. bas.). Filiz Kitabevi. ss. 24-28.
| Hukuk ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |